Tüm Canlıların Yaşam Hakkına Saygı

Tüm Canlıların Yaşam Hakkına Saygı                  

Her din ve mezhepte yaratılana yaratandan ötürü saygı duyulur.  Yazılan ve çizilenlerde öyle gösterilir. Ama ne acıdır ki gerçek yaşamda bunun böyle olmadığını birebir yaşıyor ve görüyoruz. Ne acıdır ki birileri çıkıp ‘köpek sevmiyorum’, ‘Çocuklarımız korkuyor ‘ vs. gibi uzayıp giden örneklerle konuşabiliyor. Oysa herkesin, her şeyin kusuru, eksiği, fazlası varken birileri böyle bir hakkı kendinde nasıl görebiliyor? Akıl ile vicdan çatışınca doğruyu bulamıyoruz… Toplumun ‘zayıf halka’ diye adlandırdığı kesimler hayvanlar, çocuklar, kadınlar ve engellilerdir.

Bunu hep söylememize rağmen her gün insanoğlunun vicdansızlığının sınır tanımazlığına yetişememenin ağırlığı altında eziliyoruz.

Bir süre önce bir yerde okuduğum bir annenin çaresiz feryadından söz etmek istiyorum sizlere. Eşi asgari ücretle çalışıyor. İki çocukları var ve ikisi de engelli. Kimine göre Allahın bir hikmeti, kimine göre Allahın bu dünyadaki mükâfatı… Sırf engelli çocukları hava ve güneş görsünler diye derme çatma ama bahçesi olan, uygun fiyatlı bir evde yaşamaya razı gelmiş fedakâr bir anne. Engelli çocukların bağırma çağırma gibi çevreyi rahatsız edecek bir davranışları olmadığı halde komşular “rahatsız” oluyor. Çocukları korkuyormuş. Bu mahalle baskısıyla ev sahibi de evden çıkmalarını istiyor.

“Sokak köpeği saldırdı, ısırdı. Çocuklarımıza bir şey olursa hesabını siz mi vereceksiniz?” diyenlere soruyorum: Bu çocuklar hareket edemiyor ve konuşamıyorlarken nelerinden rahatsız olup korkuyorsunuz acaba? Sadece engelli çocuk doğurdu diye bir anne, bir kadın bunları hak edebilir mi? O çocuklar sizin çocuğunuz da olabilirdi. Bu hiç mi aklınıza gelmiyor. Bu kadar mı empati yoksunusunuz?

Bu anneye toplumun bu acımasız yaklaşımını duyunca anlıyorsun ki biz Yaşam Hakkı savunucuları çaresizlikte yalnız değilmiş.

Düşünün ki sokaktaki köpekleri toplayıp öldürdünüz, sokakları güvenilir hale getirdiniz. Sıra engelliler, yaşlılar ve garibanlara mı gelecek? Onları da mı alıp öldüreceksiniz?

Hani kadın-çocuk naraları atanlar var ya, onlara seslenmek istiyorum. İyi okuyup iyi dinleyin. Şimdi de ‘kadın, çocuk’ deyin de inanalım size…

Yalancı ve vicdansızsın İNSAN…