Bir de isim koymuş annesi – babası doğduğunda…
“Cemal” denmiş, “Metin” denmiş, Avcı soy ismi ardına eklenmiş…
Dualar okunmuş belki, vatana – millete faydalı olsun istenmiş…
Umutlanmış aile, artık Cemal Metin var diye…
Şimdi bilmiyorum sağ mı anası, babası…
Bildiğim hayattalarsa eğer; sorguluyorlar, ana rahmine düştüğü o anı…
Utanıyorlar…
“Keşke……….” diyorlar…
“Keşke bu birleşme olmasaydı…………”
***
Celal Metin Avcı’ya ağırlaştırılmış müebbet hapis verildi dün. Önceki haksız tahrik indirimiyle 23 yıla indirilen karar bozuldu. Peki ne değişti? Size neyi değiştiğini söyleyeyim dostlar: Sadece 7 yıl…
Bakmayın “ağırlaştırılmış müebbet” kılıfına, 30 yıl yatıp çıkmak demek o! Güzel ülkemde karar vericiler, bir eyleme hiç mi aslını yansıtan bir isim vermezler be kardeşim. Maksat milletin gazını almak…
Celal Metin Avcı mı kim? Balık hafızalıyız ya, çabuk unutuyoruz. Hani şu 27 yaşındaki üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’i önce vahşice döven, ardından boğarak öldüren ve cesedini yaktıktan sonra varille ormana bırakan o yavşağı, o soysuzu, o insan artığını…
Hatırladınız mı?
2 yıldan bu yana onca yaşanan şeye rağmen hatırlıyorum bu Cemal Metin Avcı denen şeref yoksununu, korkak kahpeyi, amipi, insan görünümlü tek hücreli yaratığı…
Hatırlıyor ve tanıyorum onu, onları. Görüyorum her yerde…
Her türlü olumsuz hareketine karşı hoş görülen…
Hataları, zorbalıkları görmezden gelinen…
Psikolojisinin bozuk olduğu her haliyle belli olan…
Tek bir kitap okumadığı belli…
Çevresiyle, arkadaşlarıyla hep kavga eden, döven, aşağılayan…
Uyguladığı şiddete göz yumulan, cezalandırılmayan…
Her daim kaba kuvveti ön plana çıkaran…
Sistemin; evet, burası çok önemli: Sistemin koruduğu, kolladığı…
TV’lerde sürekli mafya dizileri izleyen…
Haberlerde ülkeyi yönetenlerin küfürlerini, kanalların külliyen yalanlarını izleyen hep…
Ülkenin bir kısmının sadece kendisi gibi düşünmediği için hain ve terörist olduğunu damarlarına kadar hisseden…
Okumanın, bilginin, zerafetin gereksiz olduğunu zanneden…
Hatta onların bir eziklik olduğunu düşünen…
Her şeyi parayla, güçle, kudretle elde edilebileceğini gören ve bunu hayatında uygulayan…
Emeğin boş bir palavra olduğunu zanneden…
Ailesinden Sevgi görmeyen…
Sevgi’nin acizlik olduğunu düşünen…
Arkadaşlarından saygı yerine gözlerinde hep korku gören… Bununla övünen… Bunlarla kendini iyi hisseden…
İçindeki ‘ilkel insan’ı en ilkel biçimde yaşayan…
Kendisinden başkasını sevmeyen…
Dünyanın kendi etrafında döndüğünü zanneden…
Zarar vermeyi, yaralamayı, öldürmeyi yaa öldürmeyi; çok rahatlıkla karar verip uygulayabilen…
Vicdanı olmayan…
Bu toplumun güçlü erkeği…
Sünnet olduğunda; eline âsâyı, başına tâcı, sırtına pelerini verilip en güzel ata bindirilen, pipisi sayesinde kral olduğunu sanan…
Dedim ya: O’nu işte, Pınar Gültekin’i; önce vahşice döven, ardından boğarak öldüren ve cesedini yaktıktan sonra varille ormana bırakan bu yavşağı, bu soysuzu, bu insan artığını, onu yani onları tanıyorum…
Onlarcasını, yüzlercesini, binlercesini…
Hepsini; her gün orada – burada, çarşıda – pazarda, her yerde ama her yerde görüyorum…
Siz de görüyor musunuz?
***
Peki, verilen bu cezalar? Haksız tahrik indiriminin kaldırılıp hukuk sistemizdeki en büyük ceza verildiği için “adalet tecelli etti” diyenler…
Tasarlayan, yardım eden kardeşi Mertcan Avcı’ya 4 yıl, bizzat her türlü vahşiliği uygulayarak genç bir kadını katleden Celal Metin Avcı denen tek hücreli yaratığa verilen “Ağırlaştırılmış müebbet” kılıfı altındaki 30 yıl cezalar hakkında ne düşünüyorsunuz?
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.