Şairlerin Adları Verilse Sokaklara…

Yunus YAŞAR YAZDI "şAİRLERİN ADLARI SOKAKLARA VERİLSE"

"ŞAİRLERİN ADLARI VERİLSE SOKAKLARA"

“Hep düşünmüşümdür; kentler yolları, sokakları, caddeleri ve meydanlarıyla mı anılırlar, yoksa yetiştirdiği düşünür, bilim insanı ve sanatçıları ile mi?” diye.

Örneğin Antalya. Binaları, beş yıldızlı otelleri, mesire yerleri, doğası, denizi, güneşi ve tarihi dokusu içinde insan sıcaklığı yoksa ne işe yarar?

Kentlere canlılık kazandıran, onların çağdaş devinimini sağlayan ve yaşanılır kılan insan sıcaklığı değil midir? İçinde insan üretimi olamayan bir kent kimliğini kazanabilir mi?

Üç kapısı olan bu kente girerken sizi o kentte yaşayan bir şairin dizeleri karşılasa; “Hoş geldiniz” deyip ‘mihmandarlık’ yapsa, bir cadde adını aldığı bir düşünürün özlü sözüyle aydınlatsa içinizi. Ya da bir parkta, bir meydanda usta bir yontucunun eseri tutsa elinizden.

Şairlerin adları verilse sokaklara..”*

*

Yerel yönetimlerin; çeşitli kentlerde düzenledikleri etkinliklerde, özellikle başka kentlerde yaşayan, köşe başlarını tutmuş, bilinen ünlü düşünür, yazar, şair, ressam, ses sanatçısı vb. kişileri büyük paralar vererek davet eder, onları beş yıldızlı otellerde ağırlar, yedirir içirir de; dibinde, elini uzatsa omzuna dokunacağı, ömrünü yaşadığı kentin sanatına, doğasına, kültürüne, gizde kalmış değerlerini ortaya çıkara bilmek için sessiz bir karınca gibi çalışan nice değerlerini görmezden gelirler.

Ve hatta, kentin varoşlarında uslanmaz bir inatla ve aşkla ürettikleri ürünler, çağrılı olarak gelen nice ‘sanatçı’lardan daha güçlü, daha verimlidirler.

Yerel yöneticilerin ‘yok’ saydıklarına, ‘görmezden’ gelindiklerine aldırmadan, kırılmadan, küsmeden üretmeye sonsuz bir aşkla devam ederler.

Sadece yerel yöneticiler mi?

Yaygın basın ve televizyonlar da aynı değil midir?

Kahrolası ‘reyting’ uğruna , iki elin parmakları kadar sayıla bilecek ‘medyatik’ sanatçılarla ‘çalgı-çengi’ günü kurtarma çabasındalar..

Her şehirde sanatın çeşitli alanlarında emek veren ve üretimde bulunan sanatçılar, bulundukları yerde örgütlenmişler en az bir dernek çatısı altında faaliyet yürütmekteler.

Bu derneklerden katkı istenebilir. Bu derneklerin önerecekleri sanatçılar konuk edilebilir.

Tüm bu görmezliklere karşın, bu saygın değerler dün de vardılar, bugün de vardır, yarın da olacaklardır.

Aşkla, sabırla ve inatla…

y.y.