HÜSEYİN KURT AÇIKLAMA YAPTI
Ankara’ya yürümeden önce Özgür Çocuk Parkında toplanan emeklilere, 2021 Emekli Sen Mersin şube başkanı Hüseyin Kurt açıklama yaptı.
Kurt’un açıklaması şöyle
Sevgili emekçiler/emekliler, üyelerimiz, dostlarımız, çalışkan, gayretli basın elemanları, siyasi parti ve demokratik kitle örgütleri temsilcileri; hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyoruz. Bugüne kadar ne zaman başımız sıkışsa size başvurduk, sesimize ses kattınız, sizden aldığımız güçle umudumuz arttı, eşitlik özgürlük kardeşlik idealimize daha sıkı sarıldık.
İsterdik ki bugün hoşça sohbet edelim, sorunlarımızdan değil, refah içindeki hayatımızı nasıl planlayacağımızdan, nerede tatil yapacağımızdan, yeni hobilerimizden bahsedelim. Çocuklarımız ve torunlarımız da bilgimizle, görgümüzle, çalışma ve üretme azmimizle hak ettiğimiz bu hayatı örnek alsınlar. Bizim yaptığımızdan daha iyisini yapsınlar. Oysa gördüğünüz gibi ilerlemiş yaşımıza rağmen yollardayız, emeklinin sesini duyurabilmek için Ankara'ya yürüyoruz.
Bu soğukta, karda kışta, evde torun sevmek, ya da gezmek, dost tadında eğlenmek, hoşça zaman geçirmek ve gönlümüzce yaşamak varken niçin yürüyoruz? Çünkü en düşük emekli aylığı sadece on iki bin beş yüz lira, dul ve yetimler bunun da altında aylık alıyorlar. Ortalama emekli maaşı on beş bin lira. Memur emeklilerine hakları olan seyyanen artışlar ısrarla yansıtılmadığı için onlar da adım adım yoksul emekliler arasına katılıyorlar.
Büro Emekçileri Sendikası Araştırma Merkezi (BES-AR), Kasım ayına ilişkin açlık ve yoksulluk sınırı araştırmasını açıkladı. Bu araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin aylık yapması gereken gıda harcaması 29100 lirayı buluyor. Yoksulluk sınırıysa 78617 lira. Açlık sınırıyla emekli aylıklarını karşılaştırınca diğer sayılara bakmaya gerek kalmıyor zaten. Bizler sağlıklı beslenmekten çoktan vazgeçtik, karnımızı en ucuza nasıl doyururuz derdindeyken, şimdi kışın yağmuruyla soğuğuyla da baş etmeye uğraşıyoruz.
Yani AKP yönetimi bilinçli bir sınıfsal tercih yaptı, ekonomi yangınının tüm yükünü emekçilere kesti.
Şu anda, işsizliğe ve geleceksizliğe mahkûm edilmiş gençlerimizden sonra toplumun en yoksulları biz emeklileriz.
Oysaki yerli ve yabancı büyük sermayenin, dolar milyarderlerinin kârları katlanmaya devam ediyor, onlara ardı ardına vergi muafiyetleri yapılıyor. Deprem felaketinden sonra rekor göç alan ilimiz Mersin, depremzedelere gönüllü olarak kucak açtı. Yaralarımızı birlikte sarmaya çalıştık. Buna rağmen iktidardan gereken desteği alamadık. Yoksula ve depremzedeye konut olması gereken bütçe, iktidar yandaşlarına aktarılmaya devam ediyor.
Kiralar ateş pahası barınamıyoruz.
Hanemize Ateş Düştü Beslenemiyoruz.
Aylıklar Yetmiyor Geçinemiyoruz.
Çoktan iflas etmiş neoliberal kapitalizmin buyruklarından çıkmayan iktidarı ve ekonomi yönetimini uyarıyoruz. Serbest piyasayla, altta kalanın canı çıksın anlayışıyla varılacak yer toplumsal felakettir, bu yoldan geri dönün. Ülkemiz yeteri kadar zengin, bu zenginlik dolar milyarderleri ve milyonerlerinin hesaplarında yatıyor. Onlardan servet vergisi almadan kurtuluş yok. Hâlâ borç-faiz ekonomisiyle düze çıkacağımız masalıyla bizi oyalamayın. Çözüm, Cumhuriyetin kuruluş yıllarında olduğu gibi devlet öncülüğünde tarım ve sanayi işletmeleri kurarak istihdam yaratmaktadır, dışa bağımlı hâle getirdiğiniz tarımı desteklemektedir, iflasa sürüklediğiniz esnafı, KOBİ’yi teşvik etmektedir.
Mutfağımız yangın yerine dönmüş durumda, sahte TUİK hesaplarından dolayı. ARTIK YETER. Biz dar gelirliler ile sermayedarlarınız arasındaki gelir adaletsizliğine son verin. Hepimiz insanız ve insanca Yaşam hakkımıza saygı duyun. Gelirde ve vergide adaleti sağlayın.
Geçinemiyoruz, Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz diyerek 30 Kasım 2024 günü KESK’le birlikte Ankara Tandoğan’da olacağız.