Elvis Presley…

Baha Akıner Elvis Presley'i yazdı

Dünya müzik tarihinin en büyüklerinden, “Rock'n Roll'un Kralı” Elvis Aaron Presley, 8 Ocak 1935’te, Amerika’nın Missisipi eyaleti, Tupelo’da doğar...

Elvis Presley, 89 yaşında...

***

Tarlalarda düşük ücretle çalışan ve zaman zaman kamyon şoförlüğü yapan Vernon’dan olur da, terzi Gladys Love Smith’den doğar Elvis Aaron...

Babası Vernon’un yaptığı iki odalı evde doğduğunda, ailesinin adını daha sonra Jessie Garon vereceği bir de ikizi vardır. Fakat Jessie ölü doğar...

Vernon ve Gladys çiftinin ilk ölü doğan bebekleri değildir Jessie. Daha önce birçok kez bebekleri ölü doğduğundan aile tek evlat Elvis Aaron’un üzerine titrer...

Yoksulluğun her zerresine kadar yaşandığı, düzenli olarak kiliseye gidilen inançlı bir ailenin tek çocuğu olarak büyür. Belki de yoksulluğun getirdiği bir sığınaktır kilise, kim bilebilir ki? Zaten öyle değil midir dostlar. Bu dünyada yoksullar hep ve daima tutunacak dal arar…

Baba Vernon ne kadar somurtkan ve hastalık hastası bir adamsa; anne Gladys de bir o kadar neşeli ve cesur bir kadındır...

Geçim sıkıntısı çeken aile, Elvis henüz 3 yaşındayken, 1938 yılında, baba Vernon'un 8 dolarlık borcu yüzünden sahtekârlık yapıp hapse düşmesiyle dağılma noktasına gelir. Anne oğul evlerini satıp akrabalarının yanına taşınırlar...

Henüz çocuk yaşta yaşadığı bu ağır travmalar Elvis’in içine kapanık, sessiz bir çocuk olmasını sağlar...

Baba Vernon, Elvis 8 yaşındayken, 1943 yılında hapisten çıkar ve aile Memphis’e yerleşir. Yaşadıkları yer olan Tupelo’dan Memphis’e taşındıkları esnada arkadaşlarına vedasını, Elvis, sonrasında “Leaf on a Tree” adıyla besteleyecektir...

Liseyi Humes High School’da okurken, okuldan arta kalan zamanlarda ailesinin geçimine katkı sunmak amacıyla Loew’s State Theatre’ın kütüphanesinde çalışır. Bir de okulun futbol takımındadır fakat Elvis’in aykırı saç ve giyim tarzı nedeniyle hocası onu takımdan kovar. Futboldan vazgeçer ve bir tesadüf sonucu müziğe sarılır...

Elvis'in müzikle ilgilenmeye başlaması, bir doğum günü hediyesiyle birlikte gerçekleşir. Annesi, Elvis bisiklet istemesine rağmen parası yetmediği için O’na bir gitar alır. Böylece evde, okulda, her an, her yerde gitar çalmaya başlar...

Bu sadece Elvis'in yaşam hikâyesi değil, gitarıyla olan Aşk'ının da hikâyesidir dostlar...

***

10 yaşındayken, 1945 yılında Mississipi – Alabama Fuar ve Süt Ürünleri şovundaki bir şarkı yarışmasına katılır. Bu, Elvis’in ilk sahne deneyimidir. Sahnede o sessiz, sakin çocuk yoktur. Üzerine geçirdiği kovboy kıyafetleri ile “Old Shep” adlı şarkıyı söyler. Boyu mikrofona yetmediği için bir iskemlenin üzerinde söylediği bu şarkıyla yarışmanın ikincisi olur...

Yoksulluk nedeniyle, hem kendi harçlığını çıkarmak hem de ailesine katkı sunmak için akşamları barlarda çalışmaya başlar. Üstelik parlak kıyafetleriyle oldukça dikkat çekip, kendine bir tarz da yaratmıştır...

Yoksulluk bu ya, gündüzleri de bir elektrik firması için kamyon şoförlüğü yapmaktadır. İşte bu dönemde favorilerini de işine uygun şekilde uzatır. İleride bu tarz, “Pompadour” adıyla Elvis imzasını taşıyacaktır...

Geçim nedeniyle çeşitli işlerde çalışsa da, müzik O’nun tek ve vazgeçilmez sevdasıdır. Müzik şirketlerinin kapısını aşındırmaya başlar. Ve sonucunda 18 Temmuz 1953’te, Elvis 18 yaşındayken, Sun Recording’e 3 dolar ödeyerek bir demo kaydı doldurur. Bu demo kaydında “My Happiness” ve “That’s When Your Heartaches Begin” adlı şarkıları söyler. Ve bu demo kaydını annesine gecikmeli bir doğum günü hediyesi olarak verir...

Plak yapımcısı Sam Philips, Elvis’i çok beğenmiştir. Çünkü Sam, o dönemde ağırlıklı olarak siyahilerin tarzı olan blues tarzında söyleyecek bir beyaz aramaktadır. İşte o müzisyen de kendi ayağıyla gelmiştir...

Elvis, 5 Haziran 1954’te, Arthur Crudup’un sözlerini yazdığı “That’s All Right” için stüdyoya girer. İki gün sonra Memphis’in en çok dinlenen radyosunda Elvis vardr. Bu şarkı Rock’n Roll tarihini başlatan ilk şarkı ve Elvis de siyahi şarkısı söyleyen ilk beyazdır. Zirveye doğru yolculuğu başlamıştır Elvis’in…

Bir beyazın siyahi şarkılar söylemesi ve kiliselerdeki gospel geleneğini değiştirdiği gerekçesiyle bir kısım tarafından ırkçı olarak suçlanmaya başlar...

O’nun yükselişini izleyen kesim oluğu kadar, kamyon şoförlüğüne dönmesi gerektiği konusunda konuşanlar da vardır. Kulak asmaz, O sadece ve sadece müziğini yapar...

15 Ağustos 1955’te, ünlü şarkıcıların menajerliğini yapan Tom Parker, Elvis’in menajeri olur ve Elvis’i finansal açıdan daha güçlü olan RCA Victor Records’un sanatçısı yapar. Kaydettiği ilk single, “Heartbreak Hotel” bir milyondan fazla satar. Ve 8 hafta boyunca müzik listelerinde yerini alır...

Tom Parker, 28 Ocak 1956’da, Elvis’i dönemin en ünlü televizyon programı olan Stage Show’a çıkarır. Böylece Elvis ilk kez o renkli camda görünür ve performansıyla adeta büyüler. Aynı yılın sonlarında Elvis Presley plakları artık yok satmaya başlamıştır...

***

Her ünlü olan şarkıcı gibi Kasım 1956’da yolu sinemaya düşer. Hatta ilk filmi, adını “Love Me Tender” şarkısından almıştır...

Hollywood’da toplam 31 filmde yer alır. Sadece şarkıları değil, filmleriyle de adını unutulmazlar listesine yazdırmıştır artık…

Bütün Amerika O’ndan bahsetmeye başlar, ismi dünyada duyulur. Yıllar sonra bir röportajında bu konuda şöyle diyecektir: Çocukken gerçek anlamda hayâller kuruyordum. Çizgi roman okur, kendimi çizgi kahraman hayâl ederdim. Film seyreder, filmdeki kahramanla kendimi özdeşleştirirdim. Aslında tüm kurduğum hayâller bir gün gerçek oldu. Hatta defalarca. Çocukluğumda öğrendiğim bir cümle var: "Şarkısız bir gün, yaşanmış değildir. Yaşamınızda müzik yoksa arkadaşınız da yoktur. Şarkısız yolculuk olmaz." Ben de hep şarkı söylüyorum. Kendim için, sizler için…

***

Elvis, 24 Mart 1958’de ertelemesi olmasına rağmen ani bir kararla askere alınır. Bu karar tüm dünyayı şok etmiştir. Askerliğini Texas’ta yapar. Annesi de askerlik süresince buraya taşınır...

Aynı yılın Ağustos başlarında, annesi Gladys, akut hepatit teşhisi ile hastaneye kaldırılır. Elvis bölüğünden izin alır ve hastanede annesinin yanında refakatçi olarak kalır. 14 Ağustos 1958’de sabah saatlerinde annesi Galdys, Elvis’in kollarında 46 yaşındayken can verir...

***

Hayatı boyunca sessiz ve uyumlu bir karakter olan Elvis Presley, özellikle diğer ünlü şarkıcılarla karşılaştırıldığında oldukça sakin bir hayat sürmüştür. 1967 yılında uzun süredir ilişki yaşadığı ve hayatının aşkı olarak tanımladığı Pricilla Ann ile 1 Mayıs 1967'de evlenir...

1967 yılı, Elvis Presley’in "How Great Thou Art" albümüyle ilk Grammy ödülünü kazandığı yıldır aynı zamanda...

1 Şubat 1968'de kızları Lisa Mary doğar. Lisa sonraları Michael Jackson ile evlenecektir...

Büyük bir aşkla evlendiği eşi Pricilla Ann ile 1 Ekim 1973 tarihinde ayrılırlar. Hassas yüreği genç yaşına rağmen yorulmuştur. Hızlı bir şekilde kilo alır.  Sabahları kahvaltıda bile onlarca sosis, bal, tereyağı ve ekstra malzemeler içeren hemen hemen yarım metrelik bir sandviç yiyen Elvis Presley, 1975 yılından itibaren ciddi sağlık sorunları yaşamaya başlar...

1977 yılında çıkardığı "Moody Blue" albümü son albümüdür ustanın. Ardından bir albüm daha çıkarmak istese de ağırlaşan sağlık sorunları nedeniyle bu isteğini gerçekleştiremez...

***

16 Ağustos 1977, Salı…

Garip bir Memphis sabahı…

Kız arkadaşı Ginger Alden, kendisini Graceland'daki malikânesinin banyosunda baygın bir şekilde bulur ve hemen hastaneye kaldırılır. Ne yazık ki kurtarılamaz. Ve böylece bir devir daha kapanır...

Efsanesi devam eder ama…

Hep ve daima…

Çok sevdiği annesinin yanında, hemen kanatlarının altında, Graceland'daki malikânesinin içinde bulunan mezarlıkta yatar(lar) şimdi, ebedi istirahatgâh(lar)ında...

Bu dünyadan bir Elvis Presley geçti dostlar…

Anısına ve muhteşem üretimlerine saygıyla…